Eski Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Şide, 94 yaşında ömrünü yitirdi. Şide’nin cenazesi yarın Kocatepe Mescidi’nde öğlen vakti kılınacak namazı müteakip Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verilecek. İşte, ömrünü yitiren Eski Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Şide kimdir? sorusunun cevabı…
SADIK ŞİDE KİM, HANGİ VAZİFELERDE BULUNDU?
1928 yılında doğan Mehmet Sadık Şide, 1949 yılında Devlet Demiryolları Eskişehir Cer Atölyesine emekçi olarak girdi. 1951 yılında Şeker Fabrikasına geçti. Sendikacılığa burada başladı. 1960 yılında Sendika Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi.
Şeker Fabrikaları Çalışanları Federasyonu’nun kuruluşunda, Türk-İş Temsilciler Meclisinde, III. Çalışma Meclisi ve Emekçi Sigortaları Genel Şurası’nda Eskişehir temsilcisi olarak vazifede bulundu. 1974 yılında Türk-İş Genel Sekreteri oldu. 1978 yılında Ecevit Hükûmeti’yle personeller ismine Toplumsal Antlaşmayı imzaladı. 1980 yılında bu muahedeyi, emekçi haklarının çiğnenmesine yol açtığı gerekçesiyle yok saydıklarını açıkladı.
Şide, Mahmut Sadi Irmak’ın 17 Kasım 1974 tarihinde kurmuş olduğu 38. Hükümet ile Saim Bülend Ulusu’nun 21 Eylül 1980 tarihinde kurmuş olduğu 44. Hükümet’te Sosyal Güvenlik Bakanı olarak görev yaptı.
12 EYLÜL DARBESİNDE SADIK ŞİDE
Sadık Şide, Türkiye’nin koca bir hapishaneye çevrilerek, personel sınıfının kazanılmış haklarının gasp edildiği 12 Eylül darbe hükümetinde yer alan isimler bulunmuştur. 12 Eylül 1980 sonrasında kurulan Ulusu Hükûmetinde Toplumsal Güvenlik Bakanlığına getirilmiş, 13.12.1983 tarihine kadar bu vazifede kalmış ve Türk-İş Genel Sekreterliğini de sürdürmüştür.
Sadık Şide’nin bakan oluşunun Türk-İş İcra Konseyine sert tartışmalarına yol açtığına ait bir haber Türk-İş Yönetim Kurulu tarafından yalanlanmış ve yapılan açıklamada şu tabirlere yer verilmiştir: “Yönetim Konseyimiz, tam bir bütünlük içinde, Sayın Şide’nin Sosyal Güvenlik Bakanı olarak Hükûmette misyon almasının emekçi hakları ve çıkarları tarafından taşıdığı değeri uygun bilmekte ve kendisini tam bir dayanışma ile desteklemektedir.“
Şide, birebir vakitte 12 Eylül darbesine gelene kadar ki süreçte Türk-İş ve DİSK ortasında yaşanan iletişimsizliğin de sorumluları ortasında gösteriliyordu.